OFLUOĞLU mesajında şunlara yer verdi:
“Tarih 17 Mart 1923. ATATÜRK Tarsus’a gelmiştir. Tren istasyonundan şehre doğru yürürken, kalabalık içinden, üzerinde milis kuvveti kıyafeti olan yaşlı bir kadın, Mustafa Kemal Paşa’nın yolunu keser ve gözyaşları içinde yere kapanır : “Bastığın toprağa kurban olayım Paşam!” diye haykırır. Bu kadın, ilerlemiş yaşına rağmen Fransızlara karşı yapılan çete savaşında gönüllü olmuş Adile Çavuş’tur. Türk kadınının namusunu, onurunu düşman çizmeleri altından çekip alan, Kahraman Türk Kadınını ellerinden tutarak ayağa kaldıran Atatürk şunları söyler: “Ey Kahraman Türk Kadını! Sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye
lâyıksın.”
1926 da Türk Medeni kanununu ile birey olarak kabul edilen Türk kadını, 5 Aralık 1934 de Milletvekili seçilme ve seçme hakkını da Atatürk sayesinde aldı. Nüfus sayılırken bile sayılmayacak kadar değersiz görülen kadını, onca bağnazlığa karşı durup, öğretmen, hemşire, doktor, muhtar, vekil, pilot, asker yaptı Atatürk. Atatürk, en çok Türk kadınını onurlandırdı, yüceltti, hak ettiği konuma getirdi. Minnettarım. Bu nedenle, biz kadınlar herkesten çok, Atamızın emaneti Cumhuriyete ve ilkelerine sahip çıkmalıyız…”